İnsanlık Protokolü: 11 Milyar Değerlemenin Arkasındaki Tartışmalar ve Endişeler

Humanity Protocol, dikkat çekici bir Web3 kimlik doğrulama projesi olarak, avuç içi tanıma teknolojisi ve cadı avı sistemleri ile birçok yatırımcının ilgisini çekmiştir. Ancak, projenin hızlı gelişimiyle birlikte, bir dizi tartışma ve şüphe de ortaya çıkmıştır.

Bu proje 2023 yılında kuruldu ve kısa bir süre içinde üç finansman turunu tamamlayarak toplamda 50 milyon ABD dolarını aşan bir miktar topladı; değerlemesi ise şaşırtıcı bir şekilde 1,1 milyar ABD dolarına ulaştı. Animoca Brands, Blockchain.com ve Polygon gibi birçok tanınmış kuruluş da projeye katıldı. Projenin vakfı, Animoca Brands'ın başkanı ve uluslararası blockchain danışmanlık şirketinin kurucusu gibi sektörün önde gelen isimlerini bir araya getiriyor.

Bu yılın Haziran ayında, Humanity, avuç içi tarama doğrulamasını destekleyen Android versiyonunu yayımladı ve randevu kullanıcı sayısı 8 milyonu aştı. Ardından, tanınmış bir ticaret platformu Humanity Protocol (H) tokenini piyasaya süreceğini duyurdu. Ancak, airdrop etkinliğinin başlamasıyla birlikte, projenin arkasındaki bazı sorunlar yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı.

Bir kullanıcı sosyal medyada, Humanity Protocol'ün "yerli proje kılıfı" olabileceğini belirterek şikayette bulundu ve uygulama kodunda Shenzhen'deki bir erişim kontrol cihazı üreticisinin resminin bulunduğunu açıkladı. Daha sonra kripto para sektöründeki bazı kişiler, bu erişim kontrol cihazı üreticisinin arkasında, kimlik doğrulama sistemleri için kapsamlı dış kaynak hizmetleri sunan bir Şanghay dış kaynak şirketi olduğunu ortaya koydular.

Bu eleştirilerle karşılaşan Humanity'nin kurucusu Terence Kwok, ilgili şirketin erken dönem ortakları olduğunu ve ilgili materyallerin paketleme sürecindeki "tarihi kalıntılar" olduğunu belirtti. Şirketin kurucusunun daha önce Tencent'te üst düzey yönetici olduğunu ve UnionPay ile de işbirliği yaptığını, biyometrik alanda deneyiminin zengin olduğunu vurguladı. Ancak bu açıklama, topluluğun endişelerini tamamen gidermedi.

Teknik dışı dış kaynak kullanımı tartışmalarının yanı sıra, Humanity güvenlik sorunlarıyla ilgili sorgulamalarla da karşı karşıya. Güvenlik uzmanları, projenin test ağı aşamasında ciddi güvenlik açıkları bulunduğunu ve kullanıcı özel anahtarlarının tarayıcıda düz metin olarak saklanabileceğini belirtiyor.

Kurucu Terence Kwok'un geçmişi de dikkat çekti. Raporlara göre, daha önce yönettiği bir akıllı telefon şirketi, agresif genişleme nedeniyle neredeyse iflas etti ve 170 milyon dolardan fazla yatırım sermayesini yaktı. Bu deneyim, bazı kişilerin Humanity'nin gelecekteki gelişimi konusunda endişelenmesine neden oldu.

Son zamanlarda, Humanity Protocol ilk "İnsani Kanıt" airdrop etkinliğini başlattı, ancak sonuç birçok kullanıcıyı hayal kırıklığına uğrattı. Bazı kişiler görevleri tamamlamak için çok zaman harcadı, ancak sonunda sadece az miktarda token aldı; bazı uzun süredir topluluğu destekleyen gönüllüler bile hiçbir airdrop almadı. Bu arada, belirgin bir katkıda bulunmayan bazı adresler ise büyük miktarda token aldı. Bu durum, projeye olan topluluk güveninin sorgulanmasına neden oldu.

Airdrop tartışmalarıyla karşılaşan kurucu, ilgili şikayetleri ciddiyetle ele aldıklarını belirtti. Ancak, topluluk hâlâ daha şeffaf ve sorumlu bir yanıt bekliyor.

İnsanlık Protokolü'nün gelişim yolu zorluklarla dolu. Gerçekten büyük vizyonunu gerçekleştirebilmesi için teknik yenilik, güvenlik, adalet gibi birçok alanda kendini kanıtlaması gerekiyor. Her neyse, bu durum bize bir kez daha hatırlatıyor ki, Web3 dünyasında akılcı ve temkinli kalmak, yüzeydeki cazibeye kapılmamak önemlidir.